7143 SAYILI KANUN GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO:3)
04.07.2018 tarih ve 30468 sayılı Resmî Gazete’de, yayımlanan “Vergi Ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin 7143 Sayılı Kanun Genel Tebliği (Seri No: 3)” ile 7143 sayılı Torba Kanun’un Mad. 10/(13) numaralı fıkra hükümlerinin uygulanmasına ilişkin usul ve esasların belirlenmiştir. Söz konusu Tebliğ;
a) Gerçek ve tüzel kişilerin yurt dışında bulunan para, döviz, altın, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının yurda getirilerek milli ekonomiye kazandırılmasına,
b) Yurt içinde bulunan ancak gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, döviz, altın, menkul kıymetler, diğer sermaye piyasası araçları ve taşınmazların vergi dairesine beyan edilerek kanuni defter kayıtlarına alınabilmesine,
c) Yurt dışından elde edilen bazı kazançların gelir veya kurumlar vergisinden istisna edilmesine
ilişkin açıklamaları kapsamaktadır.
Yurt Dışında Bulunan Varlıkların Bildirilmesi, Türkiye’ye Getirilmesi ve Verginin Ödenmesi
A.1. Kapsam: Yurt dışında bulunan varlıklarını, 30/11/2018 tarihine (bu tarih dahil) kadar Türkiye’deki banka veya aracı kurumlara bildiren gerçek ve tüzel kişiler, söz konusu varlıkları serbestçe tasarruf edebileceklerdir.
A.2. Bildirime Konu Varlıklar: Yurt dışında bulunmak şartıyla gerçek veya tüzel kişilere ait olan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları, bu madde düzenlemesi kapsamında banka veya aracı kurumlara bildirim konusu yapılacaktır.
A.3. Yapılacak Bildirime İlişkin Usul ve Esaslar
Gerçek ve tüzel kişilerce yapılacak bildirimlerin, yetkili kılınmış vekiller veya kanuni temsilciler tarafından da yapılabilmesi mümkündür.
Gerçek ve tüzel kişilerce yurt dışında bulunan varlıklar için tek bir bildirim verilmesi esas olup, 30/11/2018 tarihine kadar birden fazla bildirimde bulunulması mümkündür.
İlave Bildirim; Daha önce bildirime konu edilen varlıkları artırıcı bir bildirimde bulunmak istenilmesi halinde, ilave olarak bildirilmek istenilen varlıklar için yeni bir bildirimde bulunulacaktır.
Düzeltme Bildirimi; Bildirimde yapılan hataların düzeltilmesi ya da bildirime konu edilen varlıkların azaltılması amacıyla 30/11/2018 tarihine kadar yapılacak yeni bir bildirimle, söz konusu bildirimin düzeltilmesi mümkün bulunmaktadır.
30/11/2018 tarihinden sonra bildirim düzeltme talepleri dikkate alınmayacaktır.
Düzeltme kapsamı dışında verilen tüm bildirimler yeni bir bildirim olarak kabul edilecek ve önceki bildirimle ilişkilendirilmeyecektir.
A.4. ŞARTLARI:
7143 sayılı Kanunun Mad. 10/13-(a) numaralı fıkrası kapsamında bildirilen varlıklar nedeniyle hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır. Bu hükümden faydalanılabilmesi için aşağıdaki şartların yerine getirilmesi gerekmektedir.
A.4.1. Yurt dışında bulunan varlıkların Türkiye’ye getirilmesi
Bildirime konu edilecek varlıkların, bildirim tarihinden itibaren üç ay içinde Türkiye’ye getirilmesi gerekmektedir. Bu varlıklara yurt dışında hangi tarih itibarıyla sahip olunduğunun herhangi bir önemi bulunmamaktadır.
Türkiye’ye getirilmekten maksat;
Para, döviz, altın, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının fiziki olarak Türkiye’ye getirilmesi veya bu varlıkların Türkiye’deki banka veya aracı kurumlarda mevcut ya da yeni açılan bir hesaba transfer edilmesi,
Yurt dışında bulunan varlıkların Türkiye’deki banka veya aracı kurumlarda mevcut ya da yeni açılan bir hesaba transfer edilmesi durumunda, banka dekontu veya aracı kurum işlem sonuç formları, varlıkların Türkiye’ye getirilmiş olduğunun tevsikinde kullanılabilecektir
Fiziki olarak Türkiye’ye getirilmesi veya açılacak hesaba transfer edilmesi mümkün olmayan menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının aracı kurumlara bildirilmesidir.
30/11/2018 tarihine kadar banka veya aracı kurumlara bildirilmesi kaydıyla, yurt dışında bulunan söz konusu varlıkların Türkiye’ye fiziki olarak getirilmesi sırasında yapılan deklarasyon/bildirime istinaden Gümrük İdaresinden alınan belgeler, varlıkların Türkiye’ye getirilmiş olduğunun tevsikinde kullanılabilecektir.
Yurt dışında bulunan varlıklar, yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan kullanılan ve 18/5/2018 tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin en geç 30/11/2018 tarihine kadar kapatılmasında kullanılabilecektir. Bu takdirde, defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, borcun ödenmesinde kullanılan varlıklar için Türkiye’ye getirilme şartı aranmayacaktır. Bu hükümden yararlananların, kredilerini kapattıklarına dair yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan alacakları tevsik edici belgelerin bir örneğini bildirimlerine ekle yeceklerdir, bildirimi alan banka veya aracı kurumun, defter kayıtlarından düşme işlemine ilişkin kontrol yükümlülüğü bulunmamaktadır.
18/5/2018 tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının, yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının bu tarihten önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması halinde, söz konusu avansların defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla 7143 sayılı Kanunun 10/13’üncü fıkrası hükümlerinden yararlanılabilecektir.
A.4.2. Yurt dışında bulunan varlıkların, banka veya aracı kurumlara bildirimi
Gerçek ve tüzel kişiler yurt dışında bulunan varlıklarını, iki nüsha olarak hazırlayacakları Tebliğ’in Ek-1’de yer alan form ile 18/5/2018 tarihinden 30/11/2018 tarihine kadar, bankalara veya (menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarına münhasır olmak üzere) aracı kurumlara bildirilecektir.
Formun bir nüshası, ilgili banka veya aracı kurum tarafından, varsa bildirim nedeniyle açılan hesaba ilişkin bilgiler yazılıp tasdik edildikten sonra, düzenlenen banka dekontları veya işlem sonuç formlarıyla birlikte ilgilisine geri verilecektir.
Bildirimin gerçek veya tüzel kişinin vekili ya da kanuni temsilcisi tarafından yapılması halinde, bankalar veya aracı kurumlarca söz konusu vekil veya kanuni temsilcinin yetkili olup olmadığı hususu kontrol edilecektir.
Bildirime konu edilen varlıklara ilişkin olarak banka veya aracı kurumlar tarafından, bildirimde bulunanlardan herhangi bir belge istenilmeyecektir.
Bu noktada vergi dairelerine herhangi bir beyanda bulunulmayacaktır.
A.4.3. Yurt dışında bulunan ve bildirime konu edilen varlıklar üzerinden, banka veya aracı kurumlarca %2 oranında vergi ödenmesi
Banka ve aracı kurumlar, kendilerine bildirilen varlıklara ilişkin olarak %2 oranında hesapladıkları vergiyi, 31/12/2018 tarihine (bu tarih dahil) kadar vergi sorumlusu sıfatıyla ve bu Tebliğ’in Ek-2’de yer alan beyanname ile bağlı bulundukları vergi dairesine 340 ve 346 sıra no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde belirtilen usul ve esaslar doğrultusunda beyan edecektir. Beyan edilen varlıkların değerleri üzerinden, vergi dairelerince %2 oranında tarh edilen vergi, 31/12/2018 tarihine kadar banka ve aracı kurumlarca vergi sorumlusu sıfatıyla ödenecektir.
Banka veya aracı kurumlardan, bildirime konu edilen varlıklara ilişkin olarak vergi dairelerince herhangi bir belge istenilmeyecektir.
Türkiye’de Bulunan Varlıkların Beyanı ve Verginin Ödenmesi
B.1. Kapsam: Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan, ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan varlıklarını 30/11/2018 tarihine (bu tarih dahil) kadar Ek-3’te yer alan beyanname ile gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairelerine doğrudan beyan edeceklerdir.
B.2. Beyana Konu Varlıklar: Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan an cak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar, bu madde düzenlemesi kapsamında gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairelerine doğrudan beyan edeceklerdir.
B.3. ŞARTLARI
7143 sayılı Kanunun Mad. 10/13-(e) numaralı fıkrası kapsamında beyan edilen varlıklar ın, vergiye tabi kazancın ve kurum için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın kanuni defterlere kaydedilebilmesi için aşağıdaki şartların yerine getirilmesi gerekmektedir.
B.3.1. Yurt İçinde Bulunan Varlıkların Vergi Dairelerine Beyanı
Yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerini elektronik ortamda vermek zorunda olan mükellefler, sahibi oldukları ve Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan varlıklarını, 30/11/2018 tarihine (bu tarih dahil) kadar, bu Tebliğ’in Ek-3’te yer alan beyannamelerini de 340 ve 346 sıra no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde belirtilen usul ve esaslar doğrultusunda elektronik ortamda vermek zorundadırlar.
Beyannamelerini elektronik ortamda vermek zorunda olmayan mükellefler ise söz konusu varlıklarını, gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairelerine doğrudan beyan edeceklerdir.
B.3.2. Vergi Ödemesi
Vergi dairelerine beyan edilen varlıkların değerleri üzerinden vergi dairelerince %2 oranında vergi tarh edilecektir. Bu şekilde hesaplanan vergi, 31/12/2018 tarihine (bu tarih dahil) kadar ödenecektir.
Ortak Hükümler
C.1. Şirketlerin kanuni temsilcileri, ortakları veya vekilleri adına görünen varlıkların durumu
Şirketlerin kanuni temsilcileri, ortakları ya da şirket veya şirketin ortakları adına Kanun kapsamına giren varlıkları 18/5/2018 tarihinden önce yetkili kuruluşlarca düzenlenen bir vekalet veya temsil sözleşmesine istinaden değerlendirmeye yetkili olanların, bu tarih itibarıyla sahip oldukları ve yurt dışında bulunan varlıklarının, Tebliğde yapılan açıklamalar çerçevesinde şirket adına bildirime konu edilerek Türkiye’ye getirilmesi veya Türkiye’deki banka veya aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi ya da Türkiye’de bulunan ancak 18/5/2018 tarihi itibarıyla kanuni defter kayıtlarında yer almayan varlıklarının Tebliğde yapılan açıklamalar çerçevesinde şirket adına beyan edilmek suretiyle Kanun hükümlerinden yararlanılabilmesi mümkündür.
C.2. Varlıkların bildirim veya beyan değeri
Gerek yurt dışında bulunan varlıkların banka veya aracı kurumlara bildirilmesinde gerekse yurt içinde bulunan varlıkların vergi dairelerine beyan edilmesinde, bildirildiği veya beyan edildiği tarih itibarıyla varlıklar, aşağıdaki değerleme ölçütleri ile değerlenecektir:
Türk lirası cinsinden para, itibari (nominal) değeriyle.
Altın, rayiç bedeliyle.
Döviz, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası döviz alış kuruyla.
Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarından;
– Hisse senedi gibi pay senetleri ile tahvil, bono, eurobond gibi borçlanma araçları varsa borsa rayiciyle, borsa rayici yoksa rayiç bedeliyle, bu bedel tespit edilemiyorsa alış bedeliyle, alış bedeli de belli değilse itibari (nominal) değeriyle.
– Yatırım fonu katılma belgeleri, ilgili piyasasında belirlenmiş kapanış fiyatıyla.
– Vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri gibi türev araçlar, varsa borsa rayiciyle, borsa rayici yoksa rayiç bedeliyle, bu bedel tespit edilemiyorsa alış bedeliyle, alış bedeli de belli değilse itibari (nominal) değeriyle.
Taşınmazlar, rayiç bedeliyle.
Bildirim veya beyanlarda, söz konusu varlıkların Türk Lirası karşılığı bedelleri esas alınacaktır.
Bu Tebliğin uygulanmasında rayiç bedel, söz konusu varlıkların bildirildiği veya beyan edildiği tarih itibarıyla belirlenen alım-satım bedeli olup bu bedelin gerçek durumu yansıtması gerekmektedir.
Borsa rayiciyle değerlenecek varlıkların borsa rayicinin belirlenmesinde, söz konusu varlıkların bildirildiği veya beyan edildiği tarihte işlem gördüğü yurt içi veya yurt dışındaki borsalarda oluşan değerler dikkate alınacaktır.
Döviz cinsinden varlıklarda, bunların bildirildiği veya beyan edildiği tarihteki Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası döviz alış kuru dikkate alınacaktır.
Bildirimde bulunduktan sonra, yapılan hataların düzeltilmesi ya da bildirime konu edilen varlıkların azaltılması amacıyla 30/11/2018 tarihine kadar yapılacak düzeltmelerde varlıkların ilk bildirim tarihindeki değerleri esas alınır.
C.3. Bildirilen veya beyan edilen varlıkların kanuni defter kayıtlarına intikal ettirilmesi
Bildirilen veya beyan edilen varlıklar, Vergi Usul Kanunu uyarınca defter tutan mükelleflerce, banka veya aracı kurumlara bildirildiği ya da vergi dairelerine beyan edildiği tarih itibarıyla, bu Tebliğin 9’uncu maddesinde yer alan esaslar çerçevesinde belirlenen Türk Lirası karşılığı bedelleriyle, kanuni defterlere kaydedilecek ve söz konusu varlıkların elden çıkarılması halinde satış kazancının tespitinde bu bedel dikkate alınacaktır.
Vergi Usul Kanunu uyarınca defter tutan mükelleflerce, Türkiye’ye getirilen varlıklar ile gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince kanuni defterlere kaydedilen varlıklar, dönem kazancının tespitinde dikkate alınmaksızın işletmelerine dahil edilebileceği gibi, aynı varlıklar vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmelerinden çekilebilecektir.
Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler, kanuni defterlerine kaydettikleri kıymetleri için pasifte özel fon hesabı açacaklardır. Söz konusu hesap serbestçe tasarrufa konu edilebilecek, sermayeye eklenebileceği gibi ortaklara da dağıtılabilecektir. Fon hesabında tutulan bu tutarlar, işletmenin tasfiye edilmesi halinde vergilendirilmeyeceği gibi GVK-KVK 193 sayılı GVK Md 81 ile 5520 sayılı KVK Md. 1 8, 19 ve 20 uyarınca gerçekleşecek birleşme, devir ve bölünme hallerinde de vergilendirilmeyecektir. Ayrıca söz konusu varlıklara ilişkin tutarların, kurumlar vergisi mükellefleri tarafından ortaklara dağıtılması halinde kar dağıtımına bağlı stopaj yapılmayacaktır.
C.4. Gider ve amortisman uygulaması
Bu Tebliğ kapsamında ödenen vergilerin, hiçbir suretle gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınması ya da başka bir vergiden mahsup edilmesi mümkün değildir.
Beyan edilerek kanuni defter kayıtlarına intikal ettirilen taşınmazlar hakkında Vergi Usul Kanununda yer alan amortismanlara ilişkin hükümler uygulanmayacaktır.
Kayıtlara alınan bu varlıkların daha sonra elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gelirin veya kurum kazancının tespitinde gider veya indirim olarak kabul edilmeyecektir.
C.5. VERGİ ÖDENMEYECEK HALLER
31/7/2018 tarihine (bu tarih dahil) kadar;
a) Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının;
– Bildirilerek Türkiye’ye getirilmesi,
– 18/5/2018 tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan ve yurt dışındaki banka veya finansal kurumlardan kullanılan kredilerin defter kayıtlarından düşülerek kapatılmasında kullanılması,
– 18/5/2018 tarihinden önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle, bu tarih itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının karşılanmış olması halinde, söz konusu avansların defter kayıtlarından düşülmesi,
b) Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlarının beyan edilerek kanuni defterlere kaydedilmesi
halinde, bu varlıklara ilişkin olarak 7143 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin on üçüncü fıkrası kapsamında vergi tarh edilmeyecektir.
31/7/2018 tarihine kadar bildirilen varlıklara ilişkin olarak vergi tarh edilmemesi için, söz konusu varlıkların Türkiye’ye getirildiğine dair belgelerin anılan tarihe kadar ilgili banka veya aracı kuruma ibraz edilmesi gerekmektedir.
31/7/2018 tarihine kadar banka veya aracı kurumlara bildirilerek Türkiye’ye getirilen varlıklara ilişkin olarak bu kurumlarca vergi dairesine herhangi bir beyanda bulunulmayacaktır.
31/7/2018 tarihine kadar gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince vergi dairelerine beyan edilen varlıklar nedeniyle, bu tarihe kadar kanuni defterlere kaydedilmesi şartıyla, vergi dairelerince 7143 sayılı Kanunun Mad. 10/13 numaralı fıkrası kapsamında vergi hesaplanmayacaktır.
C.6. İNCELEME VE TARHİYAT YAPILMAYACAK HALLER
Bildirilen veya beyan edilen varlıklar nedeniyle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmaması imkanından yararlanılabilmesi için, bildirilen veya beyan edilen varlıklara ilişkin tarh edilen verginin vadesinde ödenmesi; bildirilen varlıkların, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde Türkiye’ye getirilmesi ya da Türkiye’deki banka veya aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi gerekmektedir.
Bildirilen varlıkların, yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan kullanılan ve 18/5/2018 tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin en geç 30/11/2018 tarihine kadar kapatılmasında kullanılması mümkün olup, defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, borcun ödenmesinde kullanılan varlıklar için Türkiye’ye getirilme şartı aranmaksızın vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmaması imkanından yararlanılacaktır.
18/5/2018 tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının, yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının anılan tarihten önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması halinde, söz konusu avansların defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmaması imkanından yararlanılabilecektir.
Tahakkuk eden verginin vadesinde ödenmemesi veya anılan fıkrada yer alan diğer şartların yerine getirilememesi, vergi aslının gecikme zammı ile birlikte 6183 sayılı Kanun uyarınca takip ve tahsiline engel teşkil etmemektedir. Ayrıca, bildirim veya beyanlar nedeniyle tahsil edilen vergiler red ve iade edilmeyecektir.
Yurt Dışından Elde Edilen Kazançlara İlişkin İstisna Uygulaması
7143 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin on üçüncü fıkrasının (h) bendi ile yurt dışından elde edilen bazı kazançlar, gelir veya kurumlar vergisinden istisna edilmektedir.
D.1. Kapsam: İstisna kapsamına 31/10/2018 (bu tarih dahil) tarihine kadar elde edilenler de dahil olmak üzere;
Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumlara ilişkin iştirak hisselerinin yurt dışında satışından doğan kazançlar,
Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumlardan elde edilen iştirak kazançları,
Yurt dışında bulunan işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla elde edilen ticari kazançlar
girmektedir.
Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumların tasfiyesinden doğan ve 31/12/2018 (bu tarih dahil) tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilen kazançlar da gelir ve kurumlar vergisinden istisna edilecektir.
İstisna uygulamasından, bu kazançlarını Türkiye’ye transfer etmeleri şartıyla, Türkiye’de tam mükellef olan gerçek kişiler ve kurumlar (serbest bölgelerde faaliyet gösteren mükellefler dahil) yararlanabileceklerdir.
D.2. İstisna Uygulamasının Şartları
7143 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin on üçüncü fıkrasının (h) bendi kapsamına giren ve yurt dışından elde edilen kazançlara ilişkin istisna uygulamasından yararlanılabilmesi için;
D.2.1. Yurt Dışından Elde Edilen Kazançların Türkiye’ye Transfer Edilmesi
Yurt dışı iştirak kazancı, yurt dışı iştirak hissesi satış kazancı, yurt dışı şube kazancı ile kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumların tasfiyesinden doğan kazancın 31/12/2018 tarihine kadar, Türkiye’ye transfer edilmiş olması gerekmektedir.
Bu kazançların ilgili mevzuat çerçevesinde Türkiye’ye getirildiği, mükelleflerce kanaat verici belgelerle ispat edilecektir.
D.2.2. Yurt Dışından Elde Edilen Kazançların Beyanı
İstisna hükmünün yürürlüğe girdiği tarihten itibaren, 31/10/2018 tarihine kadar elde edilen ve 31/12/2018 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilen yurt dışı iştirak kazançları ile yurt dışı iştirak hisselerinin elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar, 2018 yılına ilişkin verilecek yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinde gelire veya kurum kazancına dahil edilmek ve beyannamelerin ilgili satırında gösterilmek suretiyle vergiden istisna edilebilecektir.
Yurt dışında bulunan işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla elde edilen şube kazançlarının, 31/10/2018 tarihine kadar elde edilen kısmı tespit edilecek ve bu kazanç, 2018 yılında geçici vergi dönemleri itibarıyla geçici vergi beyanına konu edilmiş olsa dahi, istisna hükmünün yürürlüğe girdiği tarihten 31/12/2018 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilmek şartıyla, 2018 yılına ilişkin verilecek yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinde gelire veya kurum kazancına dahil edilmek ve beyannamelerin ilgili satırında gösterilmek suretiyle istisnaya konu edilecektir.
Aynı şekilde kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumların, istisna hükmünün yürürlüğe girdiği tarihten 31/12/2018 tarihine kadar gerçekleşen tasfiyelerinden doğan ve 31/12/2018 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilen kazançları da 2018 yılına ilişkin verilecek yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinde gelire veya kurum kazancına dahil edilmek ve beyannamelerin ilgili satırında gösterilmek suretiyle istisnaya konu edilecektir.
Özel hesap dönemine tabi olan mükellefler ise belirtilen tarihler arasında elde ettikleri söz konusu kazançlarını, hesap dönemlerine göre 2018 ve 2019 yıllarına ilişkin verilecek yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinde gelire veya kurum kazancına dahil etmek ve beyannamelerin ilgili satırında göstermek suretiyle istisnaya konu edebileceklerdir.
1/1/2018 tarihinden önce elde edildiği halde kayıtlara intikal ettirilmeyen ve beyan dışı bırakılan iştirak kazançları, iştirak hisselerinin elden çıkarılmasından sağlanan kazançlar, yurt dışı şube kazançları ile bu tarihten önce elde edilen yurt dışında bulunan kurumların tasfiyesinden doğan kazançlar ile ilgili olarak bu istisna hükmünden yararlanılması mümkün bulunmamaktadır. Ancak, söz konusu kazançların 7143 sayılı Kanunun onuncu maddesinin on üçüncü fıkrasının (a) bendinde belirtilen hükümden yararlanarak Türkiye’ye getirilme imkanı bulunmaktadır.
Saygılarımla.
YUSUF ÖZER
Yeminli Mali Müşavir
Bağımsız Denetçi
Vergi Hukuku ve Uygulamaları Bilim Uzmanı